Kültür ve Turizm Bakanlığının izni ve katkılarıyla, Tanır Mahallesi’nde Ahi Evran Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Elif Baştürk başkanlığında 2021 yılında başlatılan kazı çalışmalarında, bu yıl Geç Tunç Çağı yani Hitit Dönemi’ne ait tabakalar gün yüzüne çıkarıldı.
Kazıların bu sezonunda, bir oda ile ön kısmında taşla örülmüş ve depolama amacıyla kullanıldığı değerlendirilen silo tespit edildi.
Hedef yazılı kaynaklara ulaşma
Kazı Başkanı Doç. Dr. Elif Baştürk, 2025 yılı kazı sezonuna büyük bir heyecanla başladıklarını belirtti.
Geç Tunç Çağı’na ait, tadilat evresi de bulunan iki aşamalı bir sürecin varlığını ortaya çıkardıklarını anlatan Baştürk, şunları kaydetti:
“Çok büyük bir yapıya ait bir odanın bir bölümü açığa çıkarıldı. Bunun altında daha erken evrelere de ulaşacağımızı düşünüyoruz. Ancak bizi asıl heyecanlandıran, daha aşağıda ulaşmayı beklediğimiz Assur Ticaret Kolonileri Dönemi. Çünkü bu dönem, yazılı kaynaklar ve tabletlerle karakterize ediliyor. Ayrıca bu bölge, ticaret kolonileri güzergahı üzerinde yer aldığı ve o dönemin önemli kentlerini barındırdığı düşünülen Afşin-Elbistan bölgesinde bulunduğu için, bizim açımızdan ayrı bir önem taşıyor. Bu nedenle oldukça heyecanlıyız.”
Geçen yıl “Geleceğe Miras Projesi” kapsamında Geç Tunç Çağı’na ait bir sayı tableti bulduklarını hatırlatan Baştürk, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bir tür makbuz niteliğinde belki de okuma yazma bilmeyen birinin, buradaki bir ürünün depolanmasını kayıt altına almak için yaptığı bir eser, sayı tableti. Zaten bu tablet, çok büyük bir yapının tadilat geçirmiş bir bölümünde ve hemen önündeki, Geç Tunç Çağı’nda oldukça yaygın olarak kullanılan taş silolarla bağlantılı tabakadan açığa çıkarıldı. Biz de ‘Acaba yazılı kaynaklara yaklaşıyor muyuz, tablet ya da başka bir bulgu açığa çıkar mı?’ heyecanını yaşıyoruz.”
Farklı dönemlere ışık tutuyor
Baştürk, geçmiş yıllarda farklı dönemlere ait önemli bulgulara da ulaşıldığını, 2022 yılında höyüğün en üst kısmında Roma Dönemi’ne ait bir bazilika yapısının gün yüzüne çıkarıldığını söyledi.
Bunu takiben, 2022 ve 2023 yıllarında Pers-Ahameniş Dönemi’ne ait idari kompleksin bir kısmının tespit edildiğini dile getiren Baştürk, 2024 yılında ise aynı yapının genişletilerek kazıldığını belirtti.
Baştürk, daha önce erişilemeyen Orta Demir Çağ ile Geç Tunç Çağı arasındaki geçiş evrelerinin de höyüğün merkez kısmında ortaya çıkarılmaya başlandığını kaydetti.
Kazı çalışmaları kapsamında bugüne kadar MÖ 6000 ile MS 275 yılları arasına tarihlenen 9 ana tabaka belirlendi. Her bir tabakanın kendi içinde farklı alt evrelere sahip olduğu da tespit edildi.
